son derece
Herhangi bir sitenin buna cevap vermesine gerek yok. İlk 3 sorunun cevabı aynı. Sürecin kısıtlamalarına kıyasla kabul edilebilir risklerin tahmin edildiği eşik sorusu.
Ve bu eşiklere kim karar veriyor? Üretici, tüm sistemlerin en şüpheli olan yargıçları ve taraflarıdır.
Daha az risk, daha fazla takip edilemeyen çok fazla kısıtlama olacaktır ve daha fazla risk, gereksinimlerimize ve sağlık sisteminin boyutuna göre sağlık sonuçları için çok fazla olacaktır.
Bu, sayılar açısından yanlış olan, gerçek hümanizm olmayan ve deneysel DIY'e dayanan soyut ve politik söylemdir!
Gerçek dünya ikili değildir, eşik keyfidir ve tüm parametrelere hakim olunmaz. Teoride değil, gerçek hayattayız.
Tam olarak, ateşle oynarken (parametrelere hakim olunmaz) yangınları ve bu oyunun kurbanlarını riske atarız.
4. soru belli: Ömrümüzün geri kalanını maskeyle ve aşırı kalabalık hastanelerle geçirmeyeceğiz (çünkü herkes maske takmıyor. Covidden beri lise öğrencileri/lise öğrencileri birbirini öpmez diye düşünüyorsanız) daha fazla karşılaştıklarında, her şeyi yanlış anladınız).
Hele hele aşılara rağmen salgınlar yeniden başlarsa ve sonsuza kadar yeniden aşılamakla bitmiyorsa, tam tersi.
5. soru da öyle. Ya ilaç endüstrisinin yanıt verdiği güvenli bir ürünü seri üretmeden önce acele etmesini istiyoruz ve nüfusun bir kısmı ölürken diğeri maskesinin altında boğuluyor ya da ilaç endüstrisinin kesinlikle olmayan bir ürünü olduğunu düşünüyoruz. uzun vadede yeterince test edilmiş, ancak faydalarının risklerinden daha ağır bastığı tahmin ediliyor ve bu nedenle onlardan üretmelerini istiyoruz.
Dram budur; onları tasarlayanların ağzında patlama riskini bilmeden bomba yapmak gibidir.
Bir marangozdan 24 saat içinde özel bir masa yapmasını istemek gibi. Bir haftalık çalışmadan sonra aynı bitişi beklemeyin. Artık çalışma süresini kontrol etmeseydi, aynı garantiyi vermekteki isteksizliğini anlarım.
Rolünün farkında olan gerçek bir marangoz, kalitesiz bir işi reddeder; itibarı tehlikede, bu yüzden hiçbir şeyi garanti etmek zorunda kalmadan. Sadece mesleğine layık olmayan margoulinler, kısacık bir zafer için kendilerini satarlar, ancak büyük laboratuvarlar, özellikle nakit çekmecesi düzenli olarak dolduğu sürece tam bir cezasızlıkla umursamıyor.
"Taşlarla bir ev yapmak gibi gerçeklerle bilimi yapıyoruz: ancak gerçeklerin birikimi bir taş yığını olmaktan çok bir bilim değil" Henri Poincaré